Ben Müslüman’ım! İnsanlığın türküsünü söylüyorum. Adem’in anlamından bir levhayım; İnsanlığın alnına yazılı kader levhasıyım, hakikat levhasıyım. Korkunç şüphe ve inkâr sellerinin sürükleyemediği, yıldırımların batıramadığı Nuh’un Gemisi benim ruhumdur.
Put deviren İbrahim, ateşin yakmadığı İbrahim, kurban sunan İbrahim hem maddede, hem manada benim atamdır… Ateş bizi tanır!.. Denizi yaran Musa, benim önderimdir. Su bizi bilir. Ölüleri dirilten İsa, benim meş’alemdir.
Kim demiş ki günüm geçmiş. En yeni, en çağdaş benim! Kur’an mucizesiyle insanlığı haşre kadar ısıtan, nura garkeden Hazreti Peygamber’in ümmetinden bir erim! Kimin bizden daha üstün bir başı, yol göstericisi vardır?
Hakikat medeniyetinin işçisiyim. Hangi medeniyet, benim medeniyetimle boy ölçüşebilir? İslam ülkesinin bir yurttaşıyım. Onunla bir parça olmuşum. Bir ağaç gibi köküm onun derinliklerindedir. Kim bizi ondan söküp atabilir? Toprak bizi anlamıştır. Kim topraktan ayağımızı kesebilir?
İslam milletinin bir ferdiyim! İslam şuurunun bir taşı, İslam duvarının bir tuğlasıyım. Dünya durdukça duracak olan bir surun, bir duvarın parçası olarak kalacağım. Hangi rüzgâr beni bu duvardan, bu surdan koparabilir?
Fazilet Devletinin kılıcı ve kalemiyim. Hangi inkar silahı silahımın önünde, hangi kara kelime sözlerimin önünde durma iddiasında bulunabilir?
Düştüm. Düşmeyi öğrendim. Kim benim kadar düşmenin anlam ve dehşetini bilebilir? Kötü düşmeye görsün; bütün kötüler ona yardımcı olur ve ayağa kaldırırlar. Ama iyinin ayağa kaldırıcısı ancak Allah’tır.
Evet düştüm.. Suçum sebebiyle düştüm. Ama Müslüman olan beni, Allah’ın tekrar ayağa kaldırmasına kim engel olabilir?
Allah’ım! Bizi gurura saptırma! Bizi düşüşlerden koru! Sonsuz merhametinle koru! Bizi İslam nimetinden ayırma! Bizi senin öcünden koruyacak olan, yine senin bağışlayıcılığındır.
Bizi aslımıza, kendimize, kendi medeniyet çığırımıza, kendi öz samimiyetimize döndür! Ruhumuzu arıt ve aydınlat! Öylesine arıt ve aydınlat ki; Doğu ve batı ondan ışık alsın. Muhyiddîn-î Arabî’ler, Mevlana’lar, Câmi’ler, İmam Rabbanî’ler yolunu sürdüren nesil, benim neslimdir.
Rabbim! Bu nesli sen yetiştir, sen terbiye et! Ezanlarımızı tekrar yükselt Rabbim! Çağın ufuklarını dolduracak kadar yükselt!
Amentümüz, insanlığın ruhunu bir ruhul kudüs gibi diriltsin!
Zulüm, materyalizm, puta tapıcılık ve kötülüğün her türlüsüyle savaşmada yardımını esirgeme!
Rabbim! Daralan ufkumuzu genişlet! Eski keskin görüşümüze kavuştur bizi! Eski keskin gönüllülüğümüze kavuştur bizi!
Batı ve Doğunun ortasında Senin kılıcın olarak yükselt bizi!
Ortadoğu’da, Asya’da ve Afrika’da, İslam’ın sancağını yükselt!
Hak, adalet, fazilet, doğruluk ve gerçeklik sancağını yükselt!
Ben Müslüman’ım!
Kendi dar sınırımın değil, bütün insanlık sınırlarının türküsünü söylüyorum!
Allah izin verdiği müddetçe de söyleyeceğim!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder