03 Aralık, 2006

Bismillahirrahmanirrahim

Hamd, alemlerin Rabbi olan Allah’a, selam ve dua Peygamberimiz(s.a.v)’in ve bütün Peygamberlerin üzerine olsun


Bir de İbrahim’in şöyle dediği vakti hatırla:

“Rabbim! Bu beldeyi güvenilir kıl, beni ve oğullarımı putlara tapmaktan uzak bulundur! Rabbim! çünkü o putlar insanlardan bir çoğunu şaşırttılar. Bundan böyle kim benim izimden gelirse, işte o bendendir, kim de bana isyan ederse, artık Sen çok bağışlayıcı ve çok merhametlisin! Rabbim! Beni namazı devamlı kılan kul eyle, zürriyetimden gelenleride... ey Rabbimiz! Duamı kabul buyur!” 14/35-36-40


Hani Lokman oğluna Nasihat ederken şöyle demişti:

“Yavruğucum! Allah’a ortak koşma, çünkü şirk çok büyük bir zulümdür! Yavrucuğum! Yaptığın iş bir hardal tanesi ağırlığında olsa da, bir kaya içinde veya göklerde veya yerin dibinde gizlense, Allah onu getirir mizana koyar; çünkü Allah en ince detayları bilir ve her şeyden haberdardır! Yavrucuğum! Namazı, kıl iyiliği emret ve kötülükten sakındır. Başına gelene sabret; çünkü bunlar çok önemli işlerdendir. Böbürlenip kibirlenerek insanlardan yüz çevirme! Yeryüzünde çalımla yürüme; çünkü Allah övünen, kurulup kası- lan hiç kimseyi sevmez. Yürüyüşünde mutedil ol, sesini alçaktan al; çünkü seslerin en çirkini şüphesiz ki eşeklerin sesidir.”31/13-16-17-18-19

Şeyh Edebali’in Osman Bey’e nasihatı:

Oğul, İnsanlar vardır, şafak vaktinde doğar, akşam ezanında ölürler.
Avun oğlum avun.
Güçlüsün, kuvvetlisin, akıllısın, kelamlısın.
Ama: Bunları nerede, nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgarında savrulur gidersin.
Öfken ve nefsin bir olup aklını yener.
Daima sabırlı, sebatlı ve iradene sahip olasın.
Dünya senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir.
Bütün fethedilmemiş gizemler, bilinmeyenler, görülmeyenler ancak senin fazilet ve erdemlerinle gün ışığına çıkacaktır.
Ananı, atanı say, bereket büyüklerle beraberdir.
Bu dünyada inancini kaybedersen yeşilken çorak olur, çöllere dönersin.
Açık sözlü ol. Her sözü üstüne alma. Gördün söyleme, bildin bilme.
Sevildiğin yere sık gidip gelme, kalkar muhabbeti itibar olmaz.
Üç kişiye acı:
Cahiller arasındaki alime,
Zenginken fakir düşene,
Hatırlı iken itibarını kaybedene.
Unutma ki! Yüksekte yer tutanlar aşağıdakiler kadar emniyette değildir.
Haklı olduğunda mücadeleden korkma, yılgınlık gösterme.
Bilesin ki; atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.
"Ey oğul! Artık Beysin...
Bundan sonra öfke bize, gönül almak sana...
Suçlamak bize, katlanmak sana... Acizlik bize, yanılgı bize, hoş görme sana...
Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize, adalet sana...
Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize, bağışlamak sana...
Ey oğul! Bundan sonra bölmek bize, bütünlemek sana...
Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana...
Ey oğul! Sabretmesini bil, vaktinden önce çiçek açmaz...
Şunu da unutma: İnsani yaşat ki devlet yaşasın.
Ey oğul! Yükün ağır, işin çetin gücün kula bağlı.
Allahü Teala yardımcın olsun!"

Hiç yorum yok: